Çocuk pornolarının sürpriz tanığı konuştu !.

[spartakus35]

Türkiye'nin kanını donduran iğrenç tecavüzün tanığından Saynur Tezel'e şok açıklamalar:

Türkiye, 17 aylık bebeğe tecavüz olayıyla sarsıldı. Herkes ayağa kalktı. Çocuk pornosu bir kez daha gündeme geldi. Önlemler sıralanmaya başlandı. İlk önlem önerisi internete 'perdeleme' oldu. Türkiye'de çocuk pornosu sadece bu olayla mı sınırlıydı.? Yoksa gerçek çok daha acımasız mıydı... ? Perdelenmek istenen neydi? İhbarlar yapılmış ama herkes susmuştu. Olay aslında çok vahimdi. Olay vahimdi ama vahim olan bir başka birşey daha vardı ki; O'da Saynur Tezel'in hazırlayıp sunduğu Bugün programında ortaya çıktı. Sürpriz tanık konuştu. Konuştukça tüyler ürperten gerçekler bir bir gün yüzüne çıktı.

İŞTE, SAYNUR TEZEL'İN İZMİRLİ SÜRPRİZ TANIĞININ AĞZINDAN TÜRKİYE'DE ÇOCUK PORNOSU GERÇEĞİ!

BÜLENT SEVİNÇ (Bilgisayar yazılımcısı) :

İzmir'deki iğrenç tecavüzün mağduru bebek çocuk pornosuna kurban gitmiştir. Yakında bunu delilleriyle yetkililere sunacağım. Talihsiz bebeğe ait porno kasetler yurdışında satılmıştır. Bir takım serverleri ve aktarılan yerleri tespit ettik.

17 AYLIK BEBEĞİN GÖRÜNTÜLERİ TORBALI'DAN HOLLANDA'YA NASIL GİTTİ?

Bebeğin annesinin fuhuş yaptığını ve bebeğin fotoğraflarının İzmir Torbalı'dan Hollanda'ya aktarıldığını saptadık. Biz bunu yapaları ev adresine kadar tespit edip kurban bayramından önce suç duyrusunda bulunduk. Bu işi yapan 3 kişi ilkokul mezunu bunlar bilgisayardan anlamazlar. Bu fotoğrafları aktaranlar 15 ila 25 yaşında lise ve üniversite eğitimleri yarım kalmış insanlar. İzmir çevresinde bu işi yapan 200 kişilik bir çete var. Ama asıl büyük rantı burda yurtdışındakiler yiyor.


BUNLARI YAPANLARI BULMAK ÇOK ÇOK KOLAY!

9 ve 12 kasımda yeni iki vaka için suç duyrusunda bulundum. Bunları tespit etmek çok büyük bir bilgi gerekmez. 2000 yılından beri bir çalışma grubumuz var. Bu grubumuza sadece yazılımcılar değil çocuk doktorları ev kadınları da destek veriyor.

OKULLARDAN GÖRÜNTÜ AKTARILIYOR!

Göçün, işsizliğin ve uyuşturucunun olduğu her bölgede bu suçlar işleniyor. Diyarbakır'ın Suriçi bölgesindeki bazı okullardan ve internet kafelerden bu suçun işlendiğini de tespit ettik. Son dönemde çok fazla tehdit almaya başladım her gün başka birevde kalıyorum. Türkiye bu ticarette başa güreşiyor.

VALİ: ÜZERİNE GİDECEĞİZ

Programa telefonla katılan İzmir valisi Oğuz Kaan Köksal ise "ileride daha büyük şeylere hazırlıklı olun" diyerek şunları söyledi: Bülent Bey'in belgeleri elimize ulaşır ulaşmaz biz de konunun üzerine dikkatle eğildik. Ve ileriki günlerde güvenlik güçlerimiz bu konuda net bir sonuca ulaşacaktır. Bu olayın üzerine nereye kadar gidebiliyorsak gideceğiz. Bu bir insanlık suçudur.Yapılan suç duyuruları polise yapılmamış sanırım. Burda bir tıkanıklık olmuş ama ileriki günlerde daha büyük şeylere hazırlıklı olalım.

Turhan Çömez Hastane yetkililerine göre bu ilk değil: Talihsiz bebeği hastanede ziyaret eden AKP Milletvekili Turhan Çömez de telefon bağlantısıyla programa katılarak şu açıklamalarda bulundu:

ÇETELER TÜRKİYE'DE

Son derece dramatik bir soruna parmak basıldı. Ben hastane yetkilileriyle görüşmemde bu olayın bu bebekle sınırlı olmadığını öğrendim. Buna benzer vakalar daha öncede gelmiş hastaneye. Bu sorunu yok saymak doğru değildir. Bu olayın üzerine gidilmelidir. Gelişmiş toplumlarda bunu yapamadıkları için başka pazarlara yöneldiler. Uzakdoğu ve Irak'tan diskalifiye olan çeteler Türkiye'ye yöneldiler. Bu konuda bir ihbar hattı oluşturulmalıdır. Ayrıca çocuk doktorları kendilerine başka nedenlerden dolayı gelen vakaları cinsel istismar yönünden de muayne etmelidir.

Prof Dr Oğuz Polat: CİDDİYE ALALIM ÜSTESİNDEN GELİRİZ!

Bu konuda problem yok problem küçük yaklaşımının dışında bir yaklaşım gösterilmelidir. Bugün bu konuya el atarsak üstesinden geliriz yoksa yarın çok geç kalacağız. Emniyet "google'daki istatistikler abartılıdır" sözünden başka bir şey söylemelidir.

HABERTÜRK ' ten alıntıdır..

[alikan38]

bu işin peşini bırakmayıp,emniyetimiz bu çeteyi çökertecektir.

[dartanyan113]

Prof Dr Oğuz Polat: CİDDİYE ALALIM ÜSTESİNDEN GELİRİZ!

evet yeterki böyle olsun

toplumsal tepkiler tam oluşmalı böyle hadiselerde

[amirbey]

bu şerefsizleri aslında görüldüğü yerde ibreti alem olsun diye meydanlarda asacaksınki bu allahtan kormayanlar bari ölümden korksunlar bunları mahkemeye çıkarmayacaksın bu adiler kim acaba? nasıl yaşıyor? ne yer ne içerler? kimle konuşuyor? allah bunlara neden vicdan vermemiş gerçekten bunlerı duyunca içimden ölmek geliyor onlar insansa ben insan değilim allah üzerine yemin ederim bunlerdan birini görürsem devlete haber vermeden ben öldürürüm
bunlara küfretmek bile içimden gelmiyor sırf bunlar için idamı geri getirsinler
bunları duyup hala harekete geçmeyen yetkili adam değildir
hiç bir hayvan bile bunu yapmaz bunları gördüğünüz yerde evleriyle beraber yakın allahın sabrı demek benden çok mutlaka azabıda çok iyiki cehennem var

[spartakus35]

''Çocuk pornosuna hayır'' eylemi !.

İzmir'de bir grup vatandaş, ''Çocuk pornosuna hayır'' eylemi yaptı:

Alsancak Gündoğdu Meydanı'nda toplanan ve kendilerine ''halkın sesi'' adını veren grup adına konuşan Bilal Tatar, tepkilerinin, çocuk pornosu tacirlerine ve çetelere karşı olduğunu söyledi.

Bu olayları ''rahatsız edici ve insanlık dışı'' bulduklarını dile getiren Tatar, eylemi her cumartesi günü Gündoğdu Meydanı'nda yapacaklarını ifade etti. Tatar, 23 Nisana kadar devam ettirecekleri eylemi, siyah bayraklarla somutlaştıracaklarını kaydetti.

Bilal Tatar, bir an önce TBMM'den çocuk pornosuna karşı karar ya da yasa çıkmasını beklediklerini söyledi.

Bu bir alıntı haber olup, konu ile ilgili detay ve güncelliği nedeniyle bu topikte yeniden verilmiştir...

[spartakus35]

Çocukları olan herkes lütfen okusun !.

Çocuğunuza Cinsel Taciz yapanlar Aptal Değil !.

Basın yayında sık sık görmeye alıştığımız(!); ama ruhsal olarak her okuduğumuzda kendimizi kötü hissettiğimiz ve yapılanlara kendimizi kesinlikle alıştırmayacağımız haberlerin başında geliyor çocuğa yapılan taciz/tecavüz olayları. Neredeyse her on evden üçüne girmeye başladı. Ya akrabaları ya da dışarıdaki insanlar –aslında bu kişilere “insan” dememeliyim ama- tarafından cinsel istismara maruz kalan masum çocuklar.

…sizlerden mailler geliyor… “…benim çocuğuma da böyle bir şey olursa ne yaparım?” veya “…aynı şey benim evladımın da başına geldi… ne yapabilirim…?” Her şeyden önce çok önemli bir bilgiyi vermem gerekiyor. Küçük yaşta istismara uğrayan ve cinsel taciz/tecavüz yaşayan çocukların, aileleri tarafından yeterince korunup, sevilmediklerini biliyor muydunuz? Sizler evlatlarınıza yeterince yakın davranmadığınızda, onları iteleyip kakaladığınızda, azarlayıp bağırdığınızda, “Ben zaten kendimden geçmişim… Seninle mi uğraşacağım be çocuk…!” modunda ortalıkta dolaştığınızda aslında tacizcilerin ekmeğine yağ sürüyorsunuz. Çünkü hiçbir sapık, çok iyi korunan, ailesiyle çok yakın ilişkisi olan, anne/babasının tabiri yerindeyse atmaca gibi koruduğu bir çocuğa yaklaşamaz.

…nasıl yaklaşsın ki…? Aptal mı…? başına gelenleri gidip anne/babasına anlatacak, ailesiyle olanları paylaşacak ve travma yaşamadan yapılanları atlatmaya çalışacak bir çocuğa hangi sapık yaklaşır Allah aşkına…? Sapık bu insanlar! Ama asla aptal değiller…!

Tacizciler, etraflarındaki çocuklar arasında seçim yaparken, sevgiye, yakın ilgiye aç olan grubu tercih ediyor. Annesinin/babası nın yeterince dinlemediği, kendi halinde büyütülmüş çocuklar, bu terbiyesiz kişilerce özellikle seçiliyor. Niye dersiniz…? Çok basit… çünkü anne/babası zaten ilgilenmiyor… onunla konuşmuyor… azarlıyor… bağırıp/çağırıyor… çocuğuna özgüven duygusunu aşılayamıyor… kendi başının çaresine bakma, yaşadığı saçmalıkları normal hayattan ayırt edebilme yetenekleri geliştirilmiyor…

Sapık ne yapıyor…? çocuğa önce ilgi gösteriyor, kendisine çekiyor… sonra istediği gibi davranıyor… yaptıklarına devam edebilmek için, tehdit edip, maduru kolaylıkla korkutabiliyor. Ailesiyle kaliteli ilişkisi olmayan çocuk, doğal olarak kendisine yapılanları ailesine söyleyemiyor… çekiniyor… korkuyor… ve tacizcinin ekmeğine yağ sürülüyor.
…......
Etrafta gördüğünüz, haber bültenlerinde rastladığınızda kötü olduğunuz bu ve benzeri durumları yaşamamak için siz anne babaların bilmesi gereken bazı önemli bilgiler var sevgili okurlar… dilerseniz sizler için kısa bir sıralama yapayım.
*
Öncelikle çocuklarınıza söylemeniz gereken en önemli bilgi şu: Onların cinsel organlarına, herhangi bir rahatsızlık ve yaralanma durumunda sadece anne/babaları ve doktorlar bakabilir. Bunun dışında kimseye cinsel organlarını göstermemeleri ve görmek isteyenler olursa şiddetle karşı çıkmalarını tembihleyin. Sevgili anneler… lütfen çocuklarınıza şu cümleyi mutlaka iletin… “Benin tatlı kızım/oğlum... cinsel organına durduk yerde bakıp/dokunmak isteyen birisi olursa kesinlikle izin verme. Kimsenin durduk yerde senin organına bakmaya hakkı yok. Eğer yaralanırsan veya hastalanırsan, organında senin canını yakacak bir durum olursa, seni iyileştirmek için ben, baban veya seni götüreceğimiz doktor amca/teyze bakabilir. Hatta doktorlar seni muayene ederlerken bile yanında ben olurum merak etme. Seni kesinlikle yalnız bırakmam. Elinden tutarım benim biricik evladım. Sen benim her şeyimsin… seni korumak ve birilerinin sana zarar vermesini önlemek için ne gerekiyorsa yaparım. Ve bu bölgelerimiz bizim için özeldir. Her canı isteyen onlara dokunamaz, bakamaz… kimsenin böyle bir hakkı yok anladın mı benim tatlı kızım/oğlum…”

Kendilerini cinsel açıdan kötüye kullanmak isteyen birileri olursa, onlara “Hayır” demeleri gerektiğini anlatın. Bunun için ortalama şu türlü ifadeler işinize yarayabilir: “Benim tatlı kızım/oğlum… ben seni çoookkkk seviyorum. Ve seni korumak için ne gerekiyorsa yaparım. Eğer birileri senin istemediğin bir şeyleri yapmaya kalkarsa, kesinlikle izin verme. Onlara itiraz et… hayır de… oradan hızla uzaklaş … sakın onlara yaklaşma. Ve mutlaka hemen bana söyle…”

Kendilerine rahatsız edici davranışlar yapıldığında, itiraz etme hakları olduğunu söyleyin. “Benim canım kızım/oğlum… eğer birileri sana bizim normal dokunuşumuz ve normal öpüşlerimizin dışında, seni rahatsız edecek ve garip gelecek biçimlerde dokunup/öperse hemen itiraz et. Ben bir anne olarak sana sarılıyorum, öpüyorum, okşuyorum… benim yaptığım gibi olmayan, sana garip gelen, bacak ara larına veya göğüslerine, kalçalarına dokunarak seni öpmeye çalışan, öperken garip sesler çıkaran insanlar olursa hemen itiraz et… bu kişiler kesinlikle yaklaşmaman gereken insanlar… hemen oradan uzaklaş ve mutlaka bana söyle… ben onlara ne yapacağımı çok iyi biliyorum… sana asla aynı şeyi yapamayacak… çünkü onu yaptığına pişman edeceğim…”

Yukarıda söylediğiniz türden davranışları yapan kişilerle, olur ya tekrar karşılaşırlarsa, hemen ortamı terk etmeleri gerektiğini mutlaka söyleyin. Diyelim ki bakkalın çırağı, komşunun oğlu, halasının oğlu, teyzesinin kocası veya herhangi biri olabilir. O kişilerle karşılaştıklarında, hemen oradan uzaklaşmaları gerektiğini söyleyin. “Benim tatlı kızım/oğlum… eğer bize söylememiş olsan bile, sana garip davranışlar yaptığı için sevmedi ğin kişiler olursa, lütfen önce bize söyle… olur ya çekinip söylemediysen ve o adamla yine karşılaştıysan… ve yine sana bakmaya başlayıp sana yanaşmaya çalışıyorsa, hemen itiraz et… kesinlikle kendine yaklaştırma… dokundurma… gerekirse yüksek sesle bağırıp onu kaygılandır… ama en önemlisi bize söylemelisin… biz onu yaptıklarına pişman ederiz… kimse bizim biricik evladımıza bunu yapamaz… onu mahvederiz...

Cinsel taciz yaşayan çocuklar için en riskli durum, kendilerini suçlu hissetmeleridir. Taciz ve tecavüze uğrayan çocuklar, kendilerini suçlarlar. Bu nedenle çocuklarınıza, yapılanların onun suçu olmadığını mutlaka söylemelisiniz. Aksi halde, başlarına geleni size söylemeye çekinirler ve tekrarlayan tacizlerle baş başa kalırlar… “Benim tatlı kızım/oğlum… eğer başına bu tür bir durum gelirse sakın kendini kötü hissetme. Seninle h içbir ilgisi yok… o adam hasta ruhlu… küçük çocuklara nasıl davranması gerektiğini bilmiyor. Mutlaka cezasını çekecek. Senin yerinde başka bir çocuk olsaydı ona da yapardı. Hasta bir adam yüzünden kendini kötü hissetmemelisin. Biz seni çok seviyoruz. Sen bizim bir tanecik tatlı kızımızsın/oğlumuzsun. Güçlüsün. Biz hasta ruhlu dengesiz insanlardan kurtulmanın yolunu birlikte buluruz ve keyifli hayatımıza hep birlikte devam ederiz. Önemli olan bir arada olmamız ve mutlu olmamız… ve bu hastaların hayatımızı mahvetmesine izin vermeyeceğiz…”

Cinsel organlarına dokunan/okşayan kişilerle ilgili sırların saklanmayacağını söylemelisiniz. “Benim minik kızım/oğlum… seni çok seviyorum. Sen çok tatlı ve akıllı bir çocuksun. Sır saklamasını biliyorsun. Ama eğer birisi senin cinsel organına dokunursa, açıp bakmaya çalışırsa veya vücudunu saçma bir şekilde okşamaya kalkarsa, sakın bunun bir sır old uğunu sanıp saklama. Çünkü o kişi hasta ve sana zarar verebilir. Hemen bize söyle. Biz o kişiyi yaptığına pişman ederiz, ne gerekiyorsa yaparız…”

Sevgili anne/babalar… tüm bu bilgileri evlatlarınıza iletirken çokkk dikkat etmeniz gereken bir durum var. Çocuklarınıza ne söylediğiniz kadar, onlara doğru bilgiyi nasıl ilettiğiniz de önemli. Gözlerinizi kocaman kocaman açarak ve korku dolu bir ifadeyle, dehşete kapılmış bir suratla anlatmaya kalkarsanız, çocuklarınıza erken travmalar yaşatabilirsiniz.

Tam da bu nedenle, yukarıdaki bilgileri aktarırken, biraz esprili, komik, tiyatral bir dil kullanmalısınız… (keşke karşılıklı olsaydık da sizlere birebir gösterseydim J) yani hem ciddi bir bilgi verdiğinizi göstereceksiniz hem de tiyatral hareketlerle ve mimiklerle, durumun travmaya dönmemesini sağlayacaksınız. Aslında çok kolay. İnanın ki zor değil… oturtun karşınıza çocuklarınızı. Ve onlara deyin ki:

“…biliyor musun tatlı kızım/oğlum… sana şimdi bir şeyler anlatacağım. Aslında biraz garip şeyler söyleyeceğim. İstersen gel şöyle karşıma otur… ben de sana anlatmaya başlayayım… bu aralar hasta insanlar ortaya çıktı. Etrafta buldukları çocuklara değişik davranışlar yapıyorlar. Çocukları yanlarına çağırıp veya bir köşeye sıkıştırıp, cinsel organlarına falan bakmaya çalışıyorlar.”
Bu arada çocuklarınız gözlerini açıp size bakmaya başlar… Buz Devri 2’de vardı komik bir sahne. Fareler, ablalarına sarkıntılık yapan çizgi film kahramanına söylüyorlardı… “…pis sapık…!” diye. Çocukların anlayabileceğ i bir durum biraz. Ordan bile örnek verebilirsiniz.

“…hani buz devrinde var dı ya ‘sapık’ diyordu fareler… işte onun gibi… ama bunlar gerçekten sapık… onlara yaklaşmamanız gerekiyor. Size onlarla ilgili bir şeyler anlatayım. Siz de duyduklarınızı kafanızın bir yerinde tutun. Olur ya karşınıza çıkarsa, şimdi anlattıklarımı aklınıza getirirsiniz… ve (gülerek komik bir ifadeyle ve mimiklerle de süsleyerek) BİZ DE HEPPP BİRLİKTE BU SAPIKLARDAN KURTULMUŞ OLURUZZZZ…”
…....
Demek istiyorum ki sevgili anne/babalar… doğru bilgiyi, travma oluşturmayacak bir şirinlikte evlatlarınıza ulaştırmalısınız… bunları yaptığınızda büyük ihtimalle çocuklarınız kendilerini koruyacaklardı r. Veya başlarına gelse bile kendilerini suçlamayacakları için olayın olumsuz etkilerini atlatmaları biraz daha kolay olacaktır.

Söylediğim gibi… sapıklar aptal değil… kime yaklaşacakları nı biliyorlar. Kandırmaya ve asılmaya çalıştığı çocuğun, kendisini kurtaracak nitelikte olduğunu ve istismar edemeyeceğini anlayınca bozuntuya vermeden bırakır. Terbiyesizliğ ine devam edemez.

Ve söylemeden yapamayacağım… bu gibi kişilerin en ağır cezaları almaları gerektiğine inanıyorum. Bana kalsa hepsine ne yapacağımı çok iyi biliyorum ama… söyleyemiyorum…!!

NOT: Bu yazı bir psikoloğun tavsiyelerinden alınmış olup, konusu, ilgisi ve gündemi oluşturduğundan bu topiğe konulmuştur. Yararlı olacağı inancıyla Allah bu tür sapıkların şerrinden korusun İnşallah diyorum...

[spartakus35]

İşte Çömez'in 'Çocuk pornosu' raporu !.

Çömez, porno ticaretinin işleyiş mekanizmasını ve çözüm önerilerini içeren raporunu Erdoğan'a verdi

"Çocuk fuhuşu ve pornosu için Meclis’te bir araştırma komisyonu kurulması için" önerge sunuldu. Önergenin sahibi AKP’nin doktor milletvekili Turhan çömez. 17 aylık talihsiz bebeğe işkence ve cinsel istismar olayı ardından, bu insanlık suçunun izini bir dedektif gibi süren, Çömez, çocuk istismarıyla ilgili, yaptığı çalışmaları bilgi notu halinde Başbakan'a sundu. Çömez’in raporunda son derece önemli iki uyarı yer alıyor. Bunlardan biri çocuk fuhuşu ve porno çetesinin dış bağlantısıyla ilgili.

"Yurtdışından eğitimci kişiler iyice araştırılmalı diyen Çömez", çeteyi, dış bağlantılı beyaz yakalı çete diye tanımlıyor. Turhan Çömez'in raporunda en çarpıcı unsursa, çocuk fuhuşu ve pornografisinin talihsiz kurbanları'yla ilgili. Çömez, sadece sokak çocukları veya zihinsel engelli çocuklar değil, bilfiil devlet koruması altındaki çocukların da, yani çocuk esirgeme kurumu yurtlarındaki çocuklarımızın da, bu dehşet ticaretine alet edildiğini vurguluyor.

İşte, "Meclis'te bir araştırma komisyonu kurulmalı diyerek, teklifi, AKP grubunda imzaya açan, Çömez'in", Başbakan'a ilettiği rapordan satırbaşları.

"Çocuk fuhuşu geleceği tehtit ediyor"

Dünya genelinde çocuk pornografisi denen insanlık suçunun, 20 milyar dolarlık bir sektör haline geldiğinin saptandığını belirten Çömez, gerekçedeyse, bu rakamın 80 milyar doları bulduğunun tahmin edildiğini, 100 bini aşkın çocuk pornografisi sitesi'nin bu alçak ticareti sürdürmek için, her geçen gün yeni kurbanların, masum çocukların hayatlarını kaydırdığını vurguluyor.

"Türkiye’de olayın vahametinin, henüz rakamlarla kanıtlanmadığını", bu insanlık suçunu rakamlarla ortaya koyan resmi bir çalışma henüz olmadığına da dikkat çeken, Çömez", "17 aylık talihsiz bebeğin başına gelenler gibi, münferit vakaların ardı araştırıldığındaysa", "Türkiye’nin", "örgütlü ve çok ciddi bir tehdit ile karşı karşıya olduğunu" belirtiyor.

Çömez raporunda, şu ifadeleri kullanıyor:

Çocuklara yönelik ticari cinsel sömürü, son yıllarda Türkiye’nin önemli bir sorunu haline geldi. Son 20 yılda internetin yaygınlaşmasıyla birlikte çocukların cinsel istismarında baş döndürücü bir artış oldu. Münferit sapkınlık olarak ortaya çıkan bu durum, siber alemde süratle yayılarak çocuk pornografisi şeklinde dünyanın her tarafına bulaştı.

Sorunu fark eden gelişmiş ülkeler, hemen yasal düzenlemeler yaptılar ve etkin önlemler aldılar. Ancak oluşan pazar içten içe büyüdü ve ürün temini için geri kalmış ülkeler kullanılmaya başlandı. Önce Latin Amerika’da başlayan ürün arayışı, sonra uzak doğu’ya kaydı ve Afganistan ve Irak gibi ülkelerden sonra, ülkemize de ne yazık ki ulaştı.

Çocuk fuhuşunda şok tespit "koruma altındaki çocuklar fuhuş kurbanı"

Turhan çömez'in raporunda en çarpıcı unsursa, çocuk fuhuşu ve pornografisinin talihsiz kurbanlarıyla ilgili. Çömez, sadece sokak çocukları veya zihinsel engelli çocuklar değil, bilfiil devlet koruması altındaki çocukların da yani çocuk esirgeme kurumu yurtlarındaki çocuklarımızın da, bu dehşet ticaretine alet edildiğini vurguluyor. işte Çömez'in, son derece düşündürücü tespit ve uyarıları:

İstismarın belki de en göz önünde olanı çocuk fuhuşu: Sokakta yaşayan kız çocukları, ailelerinden kapkaç için kiralanan çocuklar ve ne yazık ki koruma altına alınmış bazı çocuklar bu sektör için kullanılıyor.

Küçük yaştaki çocukların pornografik görüntüleri çekilerek yurt dışına pazarlanıyor. Çocuk pornosunda İzmir, Muğla, Diyarbakır, Mersin, bursa, Düzce ve Sakarya riskli iller arasında.

İnternetten takip sıkılaştırılınca Marmaris porno üssü haline getirilmeye başlandı. Takipten kurtulmak için şebekeler, Marmaris’e yatla geliyorlar, Yattan uydu modemiyle görüntü aktarılıyor.

Çocuk fuhuşunda şok tespit "beyaz yakalı profesyonel çete"

Suçu işleyen, sosyo-kültürel düzeyi düşük, sıklıkla madde bağımlısı, düşük paralar karşılığında bunu yapan hem suçlu hem de mağdur kişiler.

Görüntüleri kayda alıp aktaranlar ise yarı profesyonel bilgisayar kullanıcıları. Denetimi olmayan internet kafelerden ya da yer değiştiren servis sağlayıcılardan aktarımı gerçekleştiriyorlar.

Sürecin gerçek mimarları ise, yurt dışı bağlantılı beyaz yakalı profesyonel çete mensupları. Yurtdışından ülkemize gelen eğitimcilerin işe başlamaları için yeterince araştırılmaları ve sabıka ve sicil kayıtları dışında suç istidatları ve kişilik özellikleri de araştırılmalıdır.

"cezalar yetersiz"

TBMM’nde bir araştırma komisyonu kurulmasını öneren Çömez, "Türkiye’de yürürlükte olan yasaların ve uluslararası sözleşmelerin daha etkin uygulanması gerekli diyor" ve ekliyor, yasalarımız internet üzerinden yürütülen bu insanlık suçu konusunda yetersiz.

Pedofili kesin tedavisi olmayan bir patolojidir. Pedofiller, suç işlemeye ve tekrarlamaya meyillidirler. Tüm dünyada özel yöntemlerle izlenmektedirler. Türkiye de bu tür vakaları özel yöntemlerle izlemeye başlamalı.

TCK’de çocuklara yönelik cinsel suçlarla ilgili cezai müeyyideler artırılmalı. Genel ahlaka karşı suçlar bölümü, çocuk istismarını önleyecek şekilde ağırlaştırılmalı. Türk hukuk sistemi bilgisayar bağlantılı suçları ve çocuk pornografisi ile ilgili suçları düzenlemekte yetersizdir. Bilişim alanındaki suçlarla ilgili yasal düzenlemeler yapılmalı, Avrupa konseyi siber suç sözleşmesi imzalanmalı.

Gelişmiş ülkelerde çocuk pornografisine giden tüm yollar kapanmış, cezai yaptırımları ise çok ağırlaştırılmıştır. Türkiye’de ise yasal düzenlemeler oldukça yetersiz. Ortada gerçekten önemsenmesi gereken bir sorun var. Bunu bugün görmez ve önlem almazsak, korkarım ki, ilerleyen yıllarda çok daha vahim olayları tartışıyor olacağız.

AKP Balıkesir milletvekili Op. Dr. Turhan Çömez

HABERTÜRK'den alıntıdır...

[spartakus35]

Çocuk pornosunda iğrenç düzen !.

İstanbul Güvenlik Şube Müdürlüğü ekiplerince çeşitli ilçelerde geçen hafta gerçekleştirilen operasyonlarda 83 bin 689 adet bandrolsüz film, müzik ve oyun içerikli CD, VCD ve DVD ile 77’si çocuk istismarına yönelik 6 bin 50 adet porno içerikli VCD ve DVD ele geçildi.

ÇOCUK İSTİSMARI

Polis yetkilileri, internet ortamında yaygın olmasına rağmen son dönemlerde kentte ilk defa piyasaya sürülmek istenen çocuk istismarına yönelik CD ve VCD ele geçirildiğini belirttiler. Yetkililer, ele geçirilen çocuk konulu porno CD ve DVD’lerin genellikle Uzak Doğu ülkeleri ve özellikle Tayland kökenli olduğunu dile getirerek, bu ürünlerde yaşları 8 ile 10 arasında değişen küçük çocukların dahi kullanıldığını ifade ettiler.

SUÇU ÜSTLENMESİ İÇİN İŞÇİ ALIYORLAR

Polis yetkilileri, söz konusu suçların önlenmesi için yapılan çalışmalarda ele geçirilen bu ürünlerin sahibi konumundaki bazı kişilerin, olası bir polis baskınıyla karşılaşmaları halinde suçu üstlenmesi için iş yerlerine işçi aldıklarını anlattılar. Suçu üstlenmesi için işe alınan bir kişiye 2 bin YTL civarında aylık ücret verildiğini söyleyen yetkililer, suçu başkasının üstlenmesini isteyen bu kişileri izlediklerini ve suç delillerinin elde edilmesi halinde haklarında gerekli işlemin yapılacağını kaydettiler.

ELE GEÇİRİLEN MALZEMELERİN İMHA SORUNU

Polis yetkilileri, korsan yayın, taklit ürün ve porno içerikli yayınlar gibi suçların önlenmesine yönelik çalışmalarda elde edilen malzemelerin fazlalığı yüzünden Güvenlik Şube Müdürlüğünün koridorlarının tamamen dolduğunu ve uzun süredir bu nedenle sorun yaşadıklarını belirttiler.

Son dönemlerde mahkemelerin ele geçirilen bu malzemelerin imhası konusunda hızlı kararlar almaya başladığını kaydeden yetkililer, ancak şimdi de malzemelerin nasıl imha edileceği konusunda sıkıntı yaşadıklarını ifade ettiler. Yetkililer, ele geçirilen malzemelerin imhası için ihale açılabileceğini ve bu konudaki çalışmaların sürdüğünü söylediler.

NOT: Bu haber Tuncay Bekar/ Anadolu Ajansı'ndan alınmış olup, konusu, ilgisi ve gündemi oluşturduğundan yararlı olacağı inancıyla bu topiğe konulmuştur...

[oktayelk]

iyrenç bişey allah belalarını versin.

[kutay99tr]

Gerçekten verdiğin bilgiler tüm anne babaların çocuklarına anlatmaları gereken bilgiler.Eline koluna sağlık arkadaşım..
Saygılar.

[kaos_man]

süper bilgiler hocam...Klavyene sağlık...

[scarface34]

emniyet güçlerimiz bu ahlaksızların kökünü kazıyacaktır.

[yigit1987]

allahlarından bulsunlar yazık günah yaaaaaaaa

[ufuk]

paylaşımlarınız için saol..güzel bilgiler..

[spartakus35]

Çocuklara kontörle porno tuzağı !.

Son dönemde ülkenin gündemini meşgul eden “çocuk pornosu'' konusundaki en büyük operasyon olan “Sanal Tuzak1'' kapsamında kimlikleri tespit edilebilen mağdur çocukların ifadeleri, sapıkların nasıl çalıştığını gözler önüne serdi. 12-13 yaşlarındaki 6 çocuktan bazıları kendilerine “kontör'' gönderileceği umuduyla, kimisi karşılarındaki görüntüye kanarak, çoğunluğu da şantaj ve tehditle çıplak görüntülerinin alınmasına izin verdiklerini ifade etti. Operasyon kapsamında ele geçirilen görüntülerden kimlikleri tespit edilebilen çocuklar, psikolog eşliğinde yaşadıkları kentlerin savcılıklarında ifade verdi.

VATAN gazetesinin ele geçirdiği ifadelerde, ilk kez mağdur çocuklar nasıl kandırıldıklarını, neler yaşadıklarını dile getirdi.

AİLELERE UYARI,

Emniyet yetkilileri anne ve babaları şu önerilerde bulunuyor:
* Bilgisayar kullanan çocuğun odasının kapısı açık olsun. Mümkünse bilgisayarı evin salonuna yerleştirin.
* Bilgisayar ekranı kapıya dönük olmalı. İçeri girdiğinizde ne yaptığını görebilirsiniz.
* Bilgisayarlarda filtre programları kullanın. Çocuğunuzu özellikle webcam kullanımına karşı uyarın. Webcam’de gördüğünüz kişi başka biri olabilir. Sizin kullanmadığınız zamanlarda bilgisayarınıza giren bir kişi kolaylıkla kamerayı aktif hale getirip istemediğiniz özel görüntüleri kaydeder ve şantaj malzemesi olarak kullanabilir.
* Çocuklarınıza internet üzerinde kendileri ve aile bireyleri hakkında kimlik numarası veya kredi kartı gibi bilgileri paylaşmamalarını öğütleyin.

13 yaşındaki B.B:
Bizden sarılmamızı öpüşmemizi istedi Arkadaşım M.A. ile dersler bitince bilgisayarımda internete gireriz. “Ceren ccc'' isimli kullanıcı görüşmek için msn adresimizi istedi, verdik. 14 yaşında olduğunu söyledi, bilgisayarın kamerasını bizden sonra açtı. Kız normal giyinikti. Sarılmamızı istedi, soyunmamızı istedi. Sadece pantolonlarımızı indirdik. Öpüşmemizi ve sarılmamızı istedi. Sarıldık, öpüşmedik. Cinsel organlarımız göstermemizi istedi, yaptık. Yatağa yatmamızı istedi ama kabul etmedik.

12 yaşındaki E.K:
‘Soyunursan bir daha rahatsız etmem’ dedi Çocuk sohbet sitesinde “Ceren13'' adlı biriyle tanıştım. İlk konuşmamızda sağdan soldan konuştuk. Daha sonra bana cinsel içerikli şeylerden bahsetti. Bir süre sonra bilgisayarı açtığımda bana titreşim gönderdi. Ben de “beni rahat bırak seninle konuşmak istemiyorum'' dedim ve bu adresi engelledim. O da, “soyunursan seni rahat bırakırım'' dedi. Ben de kabul ettim. Kamerayı açtım üzerinde ne varsa çıkardım ve sonra kamerayı kapattım. Bu kişi beni bir daha rahatsız etmedi.

13 yaşındaki O.K:
Kendisini bana kız olarak tanıttı Arkadaşımdan “Ceren ccc'' adlı adresi aldım. Karşımda ben yaşlarındaki kız, şov yapacağını söyledi ve cinsel organını gösterdi. Aynısını yaptım ama durumu ağabeyime anlattım. Bir gün yine konuşurken ağabeyim odaya girdi, o kişi kameradan ağabeyimi gördü. Ağabayime soyunmazsa benim çıplak görüntülerimi internette yayınlayacağını söyledi. Ağabeyim soyundu ama yatakta sevişmemizi isteyince, ağabeyim bilgisayarı kapattı. Günlerce tehdit etti.

12 yaşındaki E.A:
Kendini çıplak göster kontör gönderelim Çocuklara yönelik sohbet sitesinde dolanırken “Senanur91'' adresini kullanan biriyle tanıştım. Benden fotoğrafımı istedi. Ben de boy fotoğrafımı gönderdim. O da fotoğrafını gönderdi. Fotoğraf gayet normaldi. Daha sonra Bana “Kendini çıplak olarak göster sana kontör gönderelim'' dedi. Ben kabul etmedim. Benden çıplak resim istedi ama ben göndermedim. Bunun üzerine bana resmimi internette yayınlayacağına dair tehdit ve şantajda bulundu.

13 yaşındaki E.Y.K:
Benim yaşımda bir kız çocuğuydu Kendisini “Öznur'' olarak tanıtan kişi ile sohbet ediyordum. Benden soyunmamı istedi. Kendisi de soyundu ve bana cinsel organını gösterdi. Ben de o an soyunarak cinsel organımı gösterdim. Benden mastürbasyon yapmamı istedi ben de ne dediyse gerçekleştirdim. Bana vaatlerde bulunmadı veya şantaj da yapmadı. Görüştüğüm kişi benim boyumda bir kızdı. Bana el sallıyordu, içtiği şeyleri gösteriyordu, benim görüştüğüm kişi kesinlikle kızdı. Her defasında da üzerindeki kıyafet farklıydı.

23 yıl hapisleri isteniyor
Ankara Kaçakçılık ve Organize Suçlar Şube Müdürlüğü, Bilgi İşlem Şube Müdürlüğü ve İstihbarat Şube Müdürlüğü’nün yaklaşık 6 ay önce takibi sonucu, İstanbul’da özel bir şirkette çalışan Engin T. ve bağlantıda bulunduğu kişiler teknik takibe alındı. Polis aynı anda Ankara, İstanbul, İzmir, Antalya ve Hatay’da eşzamanlı operasyon yaptı. Operasyon sonucu Muhammed Murat Yılmaz, Fuat Duran, Engin Turhan, Cüneyt Kurtoğlu, Murat Polat tutuklandı, Amerikalı Robert J.M.J. ile Erol C. tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Daha sonra ise operasyon kapsamında aranan Hikmet Ç. yakalandı, zanlı ile birlikte çok sayıda çocuğun saç telleri ele geçirildi.

Bu bir alıntı haber olup, ilgisi güncelliği ve öğreticiliği açısından bu topiğe konulmuştur...